ROMANIN ÖZETİ:
Tarık, Feriha’yı sevmesine rağmen onceden değişik kadınlarla bereber olmuştur. Tarık, Feriha ile bir köy bahçesinde bir araya gelirler. Tarık sadece kendinin sahip olduğu ve bir takım kuralları olan kin, nefret , yalan gibi şeylerden uzak olan bir dunya. Tarık’ın kardeşi olan Feride, Ahmet’i gönlünü kaptırır ama kimseye hele ailesine bunu anlatamaz. Sebebi ise Ahmetin isyancı olmasıdır. Fakat Feride’nin Ahmet ‘le beraberliğinden sonra sessizlesi sonunda annesi durumu anlar ve Feride’ye kızar.
Feriha , Tarık’a o vakte kada hep yalanlar söylemiştir . Tarık son günlerde Feriha’nın yalan söylediğini anlar. Feriha’nın Paris’te arkadaşlarına özenerek , ihtiyar adamla izdivaç edip Paris’e yerleşmek istemesigün geçtikçe artar . Arkadaşı İstanbul’a gelince bir yerde görüşürler, fakar arkadaş cevresinin sevilmemesi nedeniyle bu buluşmadan bahsetmezler.. Feriha , Tarık’ı ciddi anlamda sever , ama Paris’e gitme fikri de ona çekici gelmektedir . Feriha’nın babasının ruhunu teslim etmesi olmesi hane hepten daha ciddi ve tutucu bir hale gelir . Feriha’nın abisi ne Paris’ten iştirak eden arkadaşlarıyla ne de Tarık ile görüşmesine müsaade vermektedir . Feriha’nın huzurlu yaşama özentisi baskın gelir ve dostuyla Paris’e gitmeye kararlaştırır. Orada bir ihtiyarın metresi olmaya razıdır. Kızın abisi bunu haber alıca dışarı çıkmasını yasaklar baktı olmayacak Feriha’yı odasına kilitler . Feriha içeride birbiri ardına sigaraları içer . Feriha sigarayı yakmak isterken yatağın çarşafını tutuşturur. Kaçmak ister fakat odanın kapısı kilitli olduğu için içerde kalır çıkamaz . Duman kokusunu alan hizmetçi abisini kaldırır . İçeri girdiklerinde artık geç kalmışlardır . Artk Feriha yaşama gözlerini yummuştur . Feriha’nın günlüğünde ” Biz, hepimiz sadece kendimizi düşündüğümüz için yalnızız ve yalnız kalacağız ” cümlesini okuyunca kızın üzerine çok fazla geldiklerini öğrenirler , ama artık son pişmalığın fayda vermediğini anlarlar .
KİTABIN ANA FİKRİ:
İnsanlar dertlerini sevdikleri ile paylaşmalı, yalnız başlarına sıkıntılarını içlerine atarak sıkılmamalı, düşüncelerini açıkça söyleyebilmelidir.
KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Feriha, Feride ve Tarık aynı ailenin çocuklarıdır. Olaylar çok çabuk geçmiş, ama oldukça ilginçtir.
KİTAP HAKKINDA Kİ ŞAHSİ GÖRÜŞ:
Yazar, sade ve anlaşılır bir dil kullanmıştır.
KİTABIN YAZARI HAKKINDA BİLGİ:
PEYAMİ SAFA
1899 yılında İstanbul’da doğdu. Servet-i Fünün şairlerinden İsmail Safa’nın oğludur, iki yaşında iken ,Sivas’ta sürgünde bulunan babasını kaybetti (1901). Dokuz yaşında iken sağ elinin ekleminde kemik hastalığının başlaması,13 yaşında iken de hayatını kazanmak zorunda kalması yüzünden düzenli okul ögrenimi göremedi, kendi kendini yetiştirdi.Birinci Dünya Savaşı yıllarında ögretmenlik yaptı. 15 Haziran 1961’de İstanbul’ da öldü.
Öykü:
Gençliğimiz (1922), Siyah Beyaz Hikâyeler (1923), İstanbul Hikâyeleri (1923), Aşk Oyunları (1924), Süngülerin Gölgesinde (1924), Ateşböcekleri (1925).
Roman:
Mahşer (1924), Bir Akşamdı (1924), Sözde (1925), Canan (1925), Şimşek (1928), 9. Hariciye Koğuşu (1931), Atilla (1931), Fatih – Harbiye (1931), Bir Tereddüt Romanı (1933), Matmazel Noraliya’nın Koltuğu (1949), Yalnızız (1951), Biz İnsanlar (1947).
Oyun:
Gün Doğuyor
