Kitap Özetleri

Alaca aydınlıkta…

Yayınlanma Zamanı: 2008-03-05 00:39:00

Alaca aydınlıkta…

Yıkıcı dost’a

Gel de yürürken hiç konuşmayalım
Bir yanımız güvercinler, parke taş altımızda
Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun
Nasılsa vur emri çıkartıldı adımıza.

Nasılsa biz demeyi öğrendim, nasılsa
Şimdi ben dedikçe de sen geliyorsun aklıma.
Dünya bizim dışımızda, nesneler dışımızda
Konuşmak anlamsız, vur emri var hakkımızda.

Sevgiler de vurulur, bunu biz biliyoruz
Nesneleşen sevgilerle, yüzükle, gülücükle
Giysinin üstünde duruşunu ondan seviyorum
Gövdenin içinde kıpırdayışı ondan.

İnsandan kaçanlar olur yurt dışına
Sevmekten kaçanlar olur aile-içinde,
Kaçanlar olur yaşamaktan, yaşamları boyunca
Ve vur emri çıkartılır bizim adımıza.

Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun
Tüllerle, koltuklarla, yatak ve yorganıyla,
Bırak arkamızdan gelsin tarihçiler
Ve aramızı belirlesin omzundaki küçük çanta.
Gel, ve artık hiç konuşmayalım

Bir yanımız güvercinler, parke taş altımızda
Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun
Nasılsa vur emri çıkartıldı adımıza.

 

Söyle gökyüzü…

Acıyı kim neyler
Neyler kasabayı şehirli düşünceler,
Acı, yığından bir tel çeker gibi
Kayıp gider götürerek kendi nedenlerini.

Aşktır, acıyı kim neyler
Peçe altında gezer sevişerekten,
Ben çok gördüm çok gezdim çok sevdim
Gönlümde sen olan kuyuyu bildim.

Gönlünde kuyuyla acıyı kim neyler
Süzersin acıyı gövdende bırakarak,
Tortu atılmaz, yanık onmaz, toz yunmaz
Çıkrık çalışır bir eğlentiyle.

Kuyu kalır çölde bir olanak olarak
Yer altı sularını birleştirir gibi
Acı, katmandan katmana kuyudan kuyuya
Gelenek olur ve alışkanlık yaratır.

Çıkrığın gıcırtısı müzik gibi inler
Kova deliktir lafolsun diye işte,
Eskil bakışların tirşesi yeter
Aşktır, söyle, acıyı kim neyler?

 

Yürümek..

Aşk da gelir peşimize, biz yürüyüp gideriz
Kumsalın en ince yerlerine basarak

Çünkü hep eklemlerdedir işimiz: sevgi ve nefret,
dostluk ve düşmanlık dayanmak ve
çözülmek.
Dayanırız denizdeki konserve kutusuna,
karpuz kabuklarına, fabrika artıklarına.
Dayanırız falakaya, elektriğe, su işkencesine.
Çünkü ilerde okyanus vardır, bir büyük, bir
geniş, bir ferah.
Ondandır ki goncayı sevişimiz tazeliğine değil
açışına).

Aşk da gelir peşimize, biz yürüyüp gideriz
Kumsalın en ince yerlerine basarak
Kanatarak ayak izlerimizi

(Çünkü kanla kazanılmıştır herşey:
bir çocuğun gülüşü,
akşamları kaşıkladığımız bir tas çorba.
sevgili dudaklara kondurulan bir küçük,
bir küçücük öpücük,
başını güneşe tuttuğumuz oğullarımız,
sevgililerimiz,
Çünkü kanla kazanılmıştır herşey
ve kanla, yitirilir).

Aşk da gelir peşimize, biz yürüyüp gideriz
Kumsalın en ince yerlerine basarak
Kanatarak ayak izlerimizi
Aşk da girer içimize, biz yürüyüp gideriz

Duyuru

.
Görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşabilirsiniz !

Yazar

BENZER İÇERİKLER

Dördüncü Protokol Özet ve İnceleme Frederick Forsyth

Editor

Stefan Zweig’in Magellan Adlı Eseri ve Macellan’ın Hayatı

Editor

Küçük Asker Hikayesi ve Guy De Maupassant

Editor

Yorum bırak

* Bu formu kullanarak yorumlarınızın bu web sitesi tarafından saklanmasını ve yayınlanmasını kabul etmiş olursunuz.

İnternet sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve internet sitemize yapacağınız ziyaretleri kişiselleştirebilmek için çerezlerden faydalanıyoruz. İstediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Kabul et Daha fazla oku

Gizlilik ve Çerez Politikası