Felsefe bilgelik aşkıdır. Ama bilgeliğin ne anlama geldiği insanın neyi düşündüğüne veya neye baktığına bağlıdır. Bilge olmayanlar, zihinlerini, duygularını ya da duyularını kapatır, bakmamayı, hissetmemeyi, düşünmemeyi tercih ederler.
Bir kez düşünmeye başladığımızda, bilgeliğin, bazıları daha az kullanılmış olan birçok değişik yoldan ilerlediğini görürüz. Bunu söylemek, eşit derecede bilgece olan birden fazla yol olduğunu ya da her yolun aynı Hakikate çıktığını söylemek değildir. Bu sorunu incelemek felsefenin görevlerinden biridir!
Felsefecinin söyleyebileceği, daha derin düşünme amacıyla herhangi bir yola koyulmanın çok büyük şeyler vaat ettiğidir. Ve eğer bir varış noktasına vasıl olduysak, görünürde bir cevap elde edebildiysek, o zaman da bir başka yola çıkıp kendimizi bu sefer nerede bulacağımıza bakmamız gerekir.
Bu çalışma, okuyanların felsefe iştahını kabartacağını düşündüğüm bir dizi konuda son derecede seçici bir biçimde kişisel düşüncelerimi sunuyor. İçten umudum odur ki, buradaki denemeler daha ileri bir okuma ve düşünme için bir sıçrama tahtası oluştursun;
bir umudum da, burada sunulan düşünür ve bakış açılarının geniş yelpazesinin, okuyucuyu hayatın ve düşüncenin her alanında karşılaşılan otoriteleri, gelenekleri, beklentileri ve önyargıları sorgulamaya ve analiz etmeye teşvik etmesidir.
Caveat emptor*: Farklı düşünceler insanları sarsabilir; bu yüzden başkalarının felsefelerinin üzerine yumuşak biçimde gidin -tabii onlar size kendi felsefelerini dayatmaya kalkmıyorsa!
Alexander Moseley
* Alıcının alışveriş işlemi bağlanmadan malı kontrol etme sorumluluğuna işaret eden Latince bir deyim. Daha genel olarak ihtirazi kayıtlar için kullanılır (ç.n.).