Bir kuşağın, liberal 2 toplumun mahiyeti ve kollektivizmin yanlışlıklarını anlamasına yardımcı olma hususunda Friedrich Hayek’in etkisi, döneminin bütün yazarlarının etkisinden çok daha fazla olmuştur. İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında, zihnî temâyül sürekli sosyalizmden yana seyrediyordu.
Dönemin konsensüsü, iktisâdî planlama, iktisâdî büyüme için hedefler koyma, tam istihdam politikası, devletin kapsamlı refah hizmetleri ve gelirin yeniden dağıtımından yanaydı. Bu, Hayek’in hiçbir zaman katılmadığı bir konsensüs idi.
3 Gerçekten, bu fikirlerle en mütevazı flörtün bile, süreklilik arzederse felakete yol açacağını The Road to Serfdom adlı kitabında ortaya koyan Hayek olmuştur. Hayek’in bu duru kitabı ve onun milyonlara ulaşan özet versiyonu, 4 bir çok fikir ve eylem adamının görüşlerinde önemli ve gözle görülür değişiklikler meydana getirmiştir.
Belirtilen siyasal konsensüsün tahripkâr etkileri kendini gösterirken, Hayek, özgür toplumun ilkelerini açıkladığı The Constitution of Liberty ile özgür toplumdan yana olanlara güçlü bir silah sunmuş; ardından Law, Legislation and Liberty’de, liberal sosyal düzenin hassas yapısını güçlendirmek için elzem, hukuki ve anayasal çerçeveyi ortaya koymuştur.
Bu bakımdan Hayek’in katkısı, bütün büyük sosyal hareketlere politikacılar tarafından değil, düşünce adamlarınca önderlik edildiği şeklindeki anlayış doğrultusundadır. Nitekim dünya politikasının önde gelen birçok simasının onun çalışmalarını yalnız okumakla kalmayıp, onlardan etkilenmeleri münasebetiyle Hayek’in pratik tesiri artmıştır.