Roman (Yerli)

Sevgiliye; Bu Sevdanın Yolunda

Yüreğim Yüreğinin Üzerinde…

Bir saniye iste benden sensiz geçirdiğim; veremem. Sensiz geçecekse geçmesin zaman; istemem! Seninle yeniden doğdum, yeniden doğuşun kanıtıyım ben. Senden önce geçen zamanı, sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim; kimmişim bilememişim! Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol… Sendeyim ben, yüreğimi koydum yüreğinin üzerine. Aşk bu, başka isim arama. Hem de en koyu, en deli, en tutkulu…

Aşk…

Aşk… Bizim kaderimiz…

Kaçmayı denediğimiz ama beceremediğimiz
Uzak durmaya çalıştıkça fark etmeden içine düştüğümüz.
Hep “Hiç sırası değil! ” dediğimiz ama içten içe “Nerede kaldı?diye beklediğimiz… Yokluğunda “Gelsin!” diye dua ettiğimiz, varlığında acı çektiğimiz…
Bir kez tattıktan sonra hayat boyu özlediğimiz.

***

Hayatın anlamı ne?diye sorduklarında hiç düşünmeden adım verdiğimiz. Kırılgan olduğunu bile bile kırmaktan hiç çekinmediğimiz.
Kıymetini bilmediğimiz, saçma sapan şeylere kurban ettiğimiz.
Anlamak için uğraştığımız ama asla anlayamadığımız.
“Bir daha asla! ” dediğimiz halde hep yeniden yakalandığımız .
En büyük sevinçleri birlikte yaşadığımız, mutluluk kaynağımız.

***

Zaman zaman küstüğümüz ama barışmadan duramadığımız…
Aklımız, vicdanımız, insafımız…
Her yolculuktaki menzilimiz, kavuşmayı bekleyen sevgilimiz.
Andığımızda yüzümüzde gülücükler oluşturan, eh. bazen de gözyaşlarına sebep olan geçmişimiz…
Tanrıya şükür yaşıyorum!” dedirten şimdimiz…
Olmayacak hayalleri kurduran ve başkalarının bize deli gözüyle bakmasına neden olan geleceğimiz…
Ezelimiz, ’ebed ‘imiz…
‘Uğruna ölümlere gidip geldiğim ‘iz…
Her mevsim güneşimiz, hayat veren nefesimiz…
Sahip olduğumuz en büyük değerimiz.

***

Arayıp da bulamadığıma, kimselere sorumadığımız.
Gittiğinde arkasından binlerce kez lanet ettiğimiz ama sonra yokluğuna dayanamadığımız.
Bizimleyken dünyayı unuttuğumuz, olmadığında yaşamaktan soğuduğumuz… Canımızı yakacağım bile bile peşinden gittiğimiz, gitmediğimizde deli gibi pişman olduğumuz.
İçimizde biriktirdiğimiz çığlığımız, ayırmaya kalkanlara karşı en büyük başkaldırımız.
Korkumuz, korkusuzluğumuz ve hiçbir zaman büyümeyen çocukluğumuz. Umudumuz, umutsuzluğumuz ve hiçbir zaman dinmeyecek olan susuzluğumuz.

***

Kötülüğümüz, iyiliğimiz, en büyük gerçeğimiz.
Güzelliğimiz, çirkinliğimiz, sonsuz belirsizliğimiz.
Her alışkanlığımızı terk ettiğimiz halde, bir türlü vazgeçemediğimiz… Gözümüzü budaktan sakınmadığımız, bazen köşe bucak saklandığımız. Huzurumuz, huzursuzluğumuz, alınganlığımız, kırılganlığımız.
Hiç kimseye söylemediğimiz sırrımız.
Yüreğimizdeyse her şeyimiz, değilse hiçbir şeyimiz…
Yürek öyle ya. ta kendisi: Yüreğimiz…
Aşk: Bizim kaderimiz…

***

Sevgililer Günü

Yaşayabildiğimiz kadar yaşayacağız birlikte. Her bir an bizim için vazgeçilmez olacak. Her bir an tadına doyulmayacak şekilde hafızalarımıza kazınacak. “”” Beni çok sevmeni istiyorum!” diyordun ya aşkım, çok seviyorum seni. Hiç bir ifade tarzının anlatamaya­cağı kadar çok ! ölçülemeyecek kadar çok. Sevgililer Günümüz kutlu olsun.

***

Gözlerim Gözlerinde

Gözlerim gözlerinin üzerinde, gözlerim bir maviliğin peşinde.
Ne varsa geçmişe dair hepsini silip atmışım.
Bir seni almışım yanıma, bir de sevdamı: maviliğe dalmışım.
Gerçek nedir, ya hayal, unutmuşum hepsini…
Bir sana sarılıyorum, bir sana…
Bir de yıldızlar örtüyor üzerimizi. Her biri aşk dolu mavi yıldızlar. Teninden yayılan sıcaklık deliyor gecenin karanlığını. En gerçek şey. tek gerçek şey sensin şimdi. Senden öncesi yoktu sanki sonrası da olmasın…

***

Bir Tek Seni Yar Bilen.

Sen, ebruli düşlerimin kahramanı… Tüm renklerin kaynağı, gecemin ışığı; hayat ağa­cım. can yoldaşım, canım, çiçek kokulu sevgilim sen…
Sen. güzele dair ne varsa hepsinin sahibi sen…
Hep çocuk, hep yaramaz; güzelliğiyle dayanılmaz…
Bir hayran yarattın kendine. Seni izliyorum, sana bakıyorum. Seninle dolduruyorum dünyamı, senden alabileceğim ne varsa hepsini alıyorum, daha keşfediyorum seni. Her gün artıyor hayranlığım.
Sen. sevdamın ortağı, aşkımın çiçeği. gözümün bebeği sen…
Ve ben…
Bir tek seni yar bilen… Bir tek seni seven…

***

Ölümsüzlüğe Yürümek.

Sesi duyulmamış kuşların, ılık rüzgârların, bahar yapraklarının izi var yüzünde.
Gülüşün maviye boyuyor ortalığı.
Bu kış gününde soğuğa, kara, borana karşı sığındığım bir kulübe oluyor yüzün.
Biz seninle susturduk acıyı.
Yok etlik umutsuzluğu, sildik mutsuzluğu.
Biz seninle yeni bir dünya kurduk, sevdayla bezenmiş.
Aşkı rehber seçtik kendimize, yüreklerimizi teslim ettik.
Ruhlarımızı birleştirdik tamamlasınlar diye birbirlerini.
Tenlerimizi kaynaştırdık, eşsiz hazların ortağı olmak için.

Yazar

BENZER İÇERİKLER

Bozkırda Bir Kral Lear

Editor

Nıver

Editor

Munzurdaki Zorbaz

Editor
Yükleniyor....

İnternet sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve internet sitemize yapacağınız ziyaretleri kişiselleştirebilmek için çerezlerden faydalanıyoruz. İstediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Kabul et Daha fazla oku

Gizlilik ve Çerez Politikası