Şehzade
Kız yeşil kaftanı ve zümrüt gözleriyle karşısına dikildiğinde savaş meydanlarında ateşten ve kandan bunalmış savaşçıların huzur bulacağı serin ormanlara benziyordu. Herkesin bunaldığında kaçıp saklanmak, yorulduğunda yeşilinin içine girip dinlenmek isteyeceği deniz kenarındaki kuytu korular gibi. Saltanatın tehditleri, cenklerin yorgunluğu, babasının karasızlıkları ve gelecek korkuları aklından silinip gitmişti. “Yaklaş!” dedi yavaşça;......