Felsefe-Sosyoloji-Psikoloji

50 Soruda Dil Felsefesi

Dilin mahiyetini/neliğini düşünce, kültür, varlık ile ilişkilerinde soruşturan yanıyla felsefeyi konu alan 50 Soruda Dil Felsefesi, “50 Soruda” dizisinin 14. kitabı. Yazarı Atakan Altınörs’ün Antikçağ’dan günümüze felsefe tarihinde dil hakkında ortaya konmuş başlıca görüşleri anlaşılır ve rahat okunan bir üslupla sunduğu kitapta yer alan bazı sorular şunlar:

Dil felsefesinin dilbilimden ayrılan yönü nedir? Hayvanlar arasındaki iletişim biçimleri bir dil meydana getirir mi? Dilin kökeni neden bir felsefî sorundur? Anlam nedir? Antikçağ felsefesinde dile nasıl yaklaşılmıştır? Ortaçağ’da dil felsefesinde tartışılan başlıca konular nelerdir? Descartes’ın dil felsefesi alanındaki önemi nedir? Berkeley’in dil anlayışı nasıl tasvir edilebilir? Rousseau’nun dil felsefesi alanındaki görüşleri nasıl özetlenebilir? Marksizm dile nasıl yaklaşır? Mantıkçı pozitivizmin dile yaklaşımı nasıldır? Chomsky’nin dil görüşü nasıl özetlenebilir?

İÇİNDEKİLER

Sunuş / Nalân Mahsereci 9

Önsöz 11

1.    Bölüm

FELSEFENİN DİLE YAKLAŞIMI 13

1)    Dil felsefesi nasıl bir alandır? 13

2)    Dil felsefesinin dilbilimden ayrılan yönü nedir? 15

3)    Dil felsefesi ile analitik felsefe arasında ne fark var?

2.    Bölüm

DİL FENOMENİ 21

4)    Dil nedir? 21

5)    Dilin işlevleri nelerdir? 26

6)    Hayvanlar arasındaki iletişim biçimleri bir dil meydana getirir mi? 28

7)    Düşünce ile dil arasındaki ilişki nedir? 33

8)    Dil ile kültür arasında nasıl bir bağ var? 36

3.    Bölüm

DİLİN KÖKENİ SORUNU 41

9) Dilin kökeni neden bir felsefi sorundur?    41

10) Dilin kökeni mitolojide nasıl açıklanır?    44

11)    İncil’de dil hakkında neler söylenir? 46

12)    Tanrısal bağış hipotezi nedir? 48

13)    Tanrısal bağış hipotezine hangi filozoflar itiraz etmiştir? 51

4. Bölüm

ANLAM SORUNU 55

14)    Anlam nedir? 55

15)    Zihinle anlam yaklaşımı neyi savunur? 59

16)    Göndergeyi/referansı temel alan anlam görüşünün iddiası nedir? 62

17)    Davranışçı yaklaşım anlam sorununa nasıl bir çözüm önerir? 65

18)    Pragmatik yaklaşım nedir? 68

5.    Bölüm

ANTİKÇAĞ FELSEFESİNDE DİL 71

19)    Antikçağ felsefesinde dile nasıl yaklaşılmıştır? 71

20)    Sofistlerin retorik anlayışı nedir? 75

21) Platon dile nasıl yaklaşır? 78

22) Aristoteles’in dil anlayışı nedir?    81

6.    Bölüm

ORTAÇAĞ FELSEFESİNDE DİL 87

23)    Augustinus dile dair neler söyler? 87

24)    Ortaçağ’da dil felsefesinde tartışılan başlıca konular nelerdir? 90

25)    Nominalizm nedir? 93

26)    Ockhamlı William,ın dil görüşü nedir? 96

7.    Bölüm

YENİÇAĞ FELSEFESİNDE DİL 101

27)    Hobbes’un dil anlayışı nedir? 101

28)    Descartes’ın dil felsefesi alanındaki önemi nedir? 10

29)    Port-Royal Ekolü’nün dil görüşü nedir? 106

30)    Locke’un dil felsefesi alanındaki yeri ve önemi nedir? 111

31)    Leibniz dile ilişkin ne gibi değerlendirmelerde bulunmuştur? 116

32)    Condillac’ın dil anlayışı nedir? 120

33)    Berkeley’in dil anlayışı nasıl tasvir edilebilir?

34)    Rousseau’nun dil felsefesi alanındaki görüşleri nasıl özetlenebilir? 131

35)    Herder dil hakkında neler söyler? 137

8.    Bölüm

YAKINÇAĞ FELSEFESİNDE DİL    143

36)    Renan’ın dil anlayışı nasıl tasvir edilebilir? 143

37)    Humboldt’un dil anlayışı kısaca nasıl açıklanabilir? 149

38)    Bergson dile nasıl yaklaşır? 152

39) Cassirer’in dil görüşü nasıl özetlenebilir?    157

40) Marksizm dile nasıl yaklaşır? 160

41)    Frege’nin ve Russeou‘ın dil felsefesi alanındaki önemi nedir? 165

42)    Mantıkçı pozitivizmin dile yaklaşımı nasıldır? 173

43)    Wittgenstein’ın dil anlayışı nedir? 178

44)    Austin ve Searle’ün söz edimleri teorisi nedir? 181

45)    Grice’ın dil felsefesine yaptığı katkı nedir? 185

46)    Quine “radikal çeviri” kavramıyla neyi kasteder? 187

47)    Skinner’ın dil teorisi nedir? 188

48)    Chomsky’nin dil görüşü nasıl özetlenebilir? 191

9.    Bölüm

ÜLKEMİ2DE DİL FELSEFESİ 197

49)    Ülkemizde dil felsefesi çalışmaları

hangi düzeydedir?    197

50)    Dil felsefesi açısından bakıldığında Türkçemiz hakkında neler söylenebilir? 199

Türkçe’deki dil felsefesi kaynakçası 203

Sunuş

“50 Soruda” dizisinin 14. kitabı olan 50 Soruda Dil Felsefesi, felsefenin “mektepli” olduğu gibi gönüllü öğrencilerini de, yaşamlarımızın orta yerinde duran bir olgu olan dil’in özü üzerine düşünmeye davet ediyor. Yazar Atakan Altınörs, kitabın ilk bölümlerinde, dilin niteliğini düşünce, kültür ve varlık ile ilişkilerinde soruşturan felsefi sorulan konu ediniyor. Ardından gelen bölümlerde, felsefe tarihinde dil üzerine ortaya konmuş görüşler, dönemler temelinde ele almıyor. Dilin felsefesi üzerine genel bilgi edinmek isteyen okurları doyuracağını sandığımız kitabın, ileri okumaları hedefleyen okurlar için de sağlam bir temel atacağını düşünüyoruz.

50 Soruda Dil Felsefesi metni, dizinin diğer kitaplarından, yazım biçimleri, kuralları ve sözcük tercihlerinde kimi farklılıklar taşıyor. Yazarının “dil felsefesi” üzerine çalışıyor olmasını da dikkate alarak, seçimlerine saygı göstermeyi yeğledik.

Düşüncelerinizi kanatlandıracak bir kitapla karşılaşmış olmanız dileğiyle, keyifli ve verimli okumalar…

***

Elinizde özgün ve nitelikli bir örneğini tutmakta olduğunuz “50 Soruda” dizisi, bilimin ve felsefenin temel kuramlarını ve alanlarını konu edinen, Türkiyeli bilim insanlarının kaleme aldığı popüler bilim kitaplarından oluşuyor. Bu kitaplar, bilimin, anlaşılmaz, karmaşık, hayattan kopuk, soğuk, kuru ve teknolojiye indirgenmiş bir bilgi yığını olmadığını; tam tersine, evreni, doğayı, toplumu ve insanı anlamak için doğru anahtarlar sunan; bilme, öğrenme coşkusu uyandıran; en güvenilir bilgi kaynağı olduğunu gösterebilmeyi hedefliyorlar.

Bir aydınlanma hizmeti olarak tasarladığımız “50 Soruda” dizisinde yayımlanmış kitapların listesine, elinizdeki kitabın arka kapak içinden ulaşabilirsiniz.

Herkese bilim!

Nalân Mahsereci

Önsöz

Bilim ve Gelecek Kitaplığının “50 Soruda” dizisinin ülkemizde bilimlerin ve felsefenin ana konularına ışık tutan çok değerli bir yayıncılık hizmeti olduğu muhakkak. Bendeniz de bu ışıklı kervanda yer almış olmaktan son derece mutluyum. Kervana katılmamdaki payından dolayı Sayın Nalân Mahsereci’ye yürekten teşekkürlerimle…

Atakan Altınörs

1. Bölüm FELSEFENİN DİLE YAKLAŞIMI

1 Dil Felsefesi Nasıl Bir Alandır?

Felsefenin belli başlı alanlarından biri olan dil felsefesi, Almanca, Japonca, Sanskritçe gibi tek tek “diller”i, lisanları değil, genel olarak “dili konu edinir. Filozofları dil üzerine düşünmeye yönelten “Dil nedir?” sorusu, olgusal özellik taşıyan bir araştırma programıyla yanıtlanmayı bekleyen bir soru değildir. Dil felsefesinin nasıl bir alan olduğunu tarif etmede son derece önemli bu noktayı, dilerseniz biraz açalım.

“Olgusal araştırma programı” ile kastetmek istediğim, örneğin insanın sözel davranışlarını inceleyen bir psikolengüistin çalışma tarzıdır. Kabaca söylersek, tek tek bilimler kendi araştırma alanlarındaki olguları, neden-sonuç ilişkisi bakımından (doğa bilimlerinde genel yasalar altında, beşerî bilimlerdeyse yasalar kadar sıkı-gerekli olmayan birtakım ilkelerle yahut yorumlama gelenekleriyle) açıklamaya çalışır. Nedensel açıklama çabalarıyla bilimler, alanlarına izafen (dili konu edinen bilim dalı örneklerimizi çoğaltalım: sosyolengüistik, dil antropolojisi, nörolengüistik, vb.) henüz açıklanmamış (veya daha da açıklanmaya muhtaç) olgulara yönelerek duruma göre gözlem ve deney metotlarını kullanır. Sonuçta ortaya konan açıklama da büyük oranda gelecekteki mümkün gözlemlerle düzeltilmeye ya da yanlışlanmaya açık bir mantıksal yapıda olacaktır.

Biraz kestirmeden ve kabaca söylersek, dili inceleyen bir bilim insanıyla karşılaştırıldığında filozofların dil hakkındaki refleksiyonları, gidip de dildeki falan olguları gözlemlemeyi, filan deneyleri yapmayı gerektirmez. Bununla kastetmek istediğimiz de yanlış anlaşılmasın lütfen: Dil felsefesi, dile ilişkin olgulara gözünü kapatır ve onları hesaba katmaz demek istemiyoruz. Hatta tam tersine, dil görüşlerini dilsel olgulardan, bilhassa da lengüistiğin verilerinden hareketle inşa etmiş filozofların sayısı az değildir. Fakat, dil hakkındaki felsefî görüşler, deyim yerindeyse artık “ayaklarını yerden kesmiş”, deneyim alanından “theoria” alanına bir sıçrama gerçekleştirmiştir. Bu bakımdan da filozofların dil “üzerine” söylemi (diskuru), bir “üst-dil” [meta-language] meydana getirir. Yani filozoflar (ya da filozofça düşünen dilbilimciler, sosyologlar, psikologlar, etnologlar, antropologlar ve başka bilim dallarının mensupları) dilsel olguların gözlemlenmesinin (veya çeşitli deneylerin) sonuçlarını ifade eden bir söylem ortaya koymaz; dil hakkında söylenmiş (ister bilimsel ister felsefi) şeyler üstüne konuşur. Bu tutum da elbette ki felsefenin düşünceler üzerine düşünme diye tarif edilebilecek “refleksiyon”a dayalı yapısından kaynaklanmaktadır.

Buraya kadar arz etmeye çalıştığımız hususlardan hareketle dil felsefesi, dilin “neliği”, mahiyeti hakkında bir derin düşünme çalışmasıdır demek mümkündür. Dil nedir?” sorusundan sökün eden dizi dizi kavramı bir-birleriyle ilişkilendirerek açma, açıklama gayreti olması itibariyle dil felsefesi daha çok kavramsal bir alandır. Dil ile düşünce ilişkisi, dilin kökeni, dil ile varlık arasındaki temsil ilişkisi, dil ile yönelmişlik arasındaki ilişki, anlamın ne olduğu, dil-kültür, dil-mitos ilişkisi, insanın simgesel dünyası, ideal dil tasarımı, hayvanların iletişim biçimleriyle insan konuşması arasındaki benzerlikler ve farklılıklar gibi nice problem, dil felsefesinin konusunu meydana getirir. Böylece dil felsefesinin; dili inceleyen birçok bilim dalının ortaya koyduğu açıklamaların, bir başka deyişle dile dair bilimsel bilgilerimizin çeşitliliği karşısında, insan aklının dil fenomenine ilişkin bütünleşik bir idrak geliştirme yönündeki bir çabası olduğunu söyleyebiliriz.

Ayrıca şunu da es geçmemeliyiz ki filozofların dil üstüne söylemlerinde sordukları sorular çoğu kez cevapladıklarından daha fazladır. Zira, bilimlerin kayıtsız kaldığı ve en son çözümleri, tüketici cevaplan olmayan büyük problemlerin alanı olan felsefe, bir çözüm âleti olmaktan çok, refleksiyonu hep bir adım daha ileriye taşıyan, çözümde her zaman yeni bir problemin, yeni soruların nüvesini arayan bir düşünsel etkinliktir. Düşünce üretimine değer veren ülkelerde el üstünde tutulan ve “kültürün kaymağı” muamelesi yapılan felsefenin işlevi tam da bu noktada belirir; Kavrayışımızı derinleştirmeye yönelik bir faaliyettir felsefe. Dil felsefesi de, dil hakkındaki idrakimizi derinleştiren, bu konudaki düşünce ufkumuzu açan, dilin ne olduğunu ve ne olmadığını daha berrak görmemizi sağlayan bir nazarî/teorik alandır.

Yazar

BENZER İÇERİKLER

Diogenes Laertios – Ünlü Filozofların Yaşamları ve Öğretileri

Editor

Alışverişkolik

Editor

Sokrates Yeşil Sahalarda (Felsefeye Sportif Bir Giriş)

Editor

Yorum bırak

* Bu formu kullanarak yorumlarınızın bu web sitesi tarafından saklanmasını ve yayınlanmasını kabul etmiş olursunuz.

İnternet sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve internet sitemize yapacağınız ziyaretleri kişiselleştirebilmek için çerezlerden faydalanıyoruz. İstediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Kabul et Daha fazla oku

Gizlilik ve Çerez Politikası