Ay Battı ve John Steinbeck Hakkında
Ay Battı adı ile Türkçeye çevrilen özgün adı Moon Is
Down, adlı roman Amerikan
Edebiyatının usta romancısı John Steinbeck’in ilk baskısı 1942 yılında yapılmış
olan bir romanıdır. Roman, John
Steinbeck’in
Norveç Kralı tarafından ödül aldığı günde satışa başlamış, II. Dünya Savaşının
devam ettiği yıllarda işgale direnen küçük bir kasabanın özgürlük mücadelesini
konu edinen roman savaş yıllarında en çok dile çevrilen ve en çok okunan bir
roman olma özelliği kazanmıştır.
Romanın
yayınlandığı yıllarda Nazi ilerleyişi hızla devam ediyor, İngiltere, Rusya, Fransa,
Almanlara karşı direnmeye çalışıyor, Avrupa’daki pek çok ülke işgale uğramış,
pek çok ülke de Nazi işgali tehdidi altında bulunuyordu. Bu yüzden tiyatroya
uyarlansın mantığı ile hazırlanmış olan bu roman sadece Norveç’te değil Nazi
tehdidi altındaki hemen her ülkede savaş yıllarında en çok okunan roman olma
özelliği taşımıştı.
Bu nedenlerle
roman çok kısa sürede, Fransızca, Norveç, Rusça, İtalyanca gibi diğer dillere
de çevrilmişti. Roman çok kısa sürede ve
gizlice Fransa, Norveç, Danimarka, Hollanda
ve İtalyan İsveç’te vb el altından satılmış, örneğin bu roman; savaş sırasında
Sovyetler Birliğinde Amerikan edebiyatının en çok bilinen eseri olmayı da
başarmıştı.
Roman dünya çapında
en az 92 baskı görmüş, Nazi işgali altındaki ülkelerinde sivil direnişlerin
simgesi haline gelen bir roman olma özelliği kazanmıştı. Aniden işgale uğrayan bir kasabanın
işgalcilere karşı sessiz ama derinden direnişini anlatan roman aslında
bilinmeyen bir ülkede bilinmeyen bir zamanda ve Naziler ve Almanlardan tek bir
satır bile söz etmeden işgalciler ve işgal edilenlerin iç dünyasını başarıyla
dile getiriyordu. Hiç savaş görmemiş
olan ve geçimlerini kömür madenlerinde çalışarak kazanan kasaba halkı belediye
başkanları önderliğinde Özgürcük yolunda giriştikleri mücadele v direniş o
yıllarda işgal altında olan veya işgal tehdidi yaşayan tüm ülkelerde çok büyük
bir ilgi görmüştü.
John Steinbeck
‘in bu romanı savaşa katılmayan Türkiye’ye
çok gelmiş eserin Türkçeye çevrilmiş olan ilk baskısı ancak 1968 yılında varlık yayınları
tarafından gerçekleştirilmişti.
Steinbeck’in bu
romanı , 1942’deki sahneye uyarlanmış, Broadway yapımı olan bu filmin yönetmenliğini Chester Erskine yapmıştı. Filmde Albay Lanser rolünde Otto
Kruger , Başkan Orden rolünde Ralph Morgan ve Dr. Winter rolünde Whitford Kane’nin
yer aldı ğı bu film o günlerde bir hayli ilgi görmüştü. Alex Morden rolünde Paul Scofield de vardı. Filmin ilk gösterimi Londra’nın Whitehall Tiyatrosu’nda
8 Haziran 1943’te yapılmış, Norveç Kralı VII. Haakon ’da filmin ilk gösteriminde bulunmuştu.
KİTABIN KONUSU
Geçimlerini kömür madenlerinden kazanan bir kasaba halkı
bir gün aniden işgale uğrar. Özgürlüklerine çok düşkün olan kasaba halkı
belediye başkanları öncülüğünde sessiz bir direniş göstermeye başlar.. Böylece işgalciler ile halkı arasında mücadele başlar.
Özgürlüğüne düşkün bu insanların mücadelesi bir direnişe dönüşecektir.
KİTABIN ANA FİKRİ
İnsanların özgürlüğü elinden alınmamalıdır. Savaş herkes için kayıptır ve “özgürlük
her zaman kazanacaktır.”
KİTAPTAKİ ŞAHISLAR
Belediye Başkanı Orden: Birinci Dünya Savaşı
gazisi, gür bıyıklı, beyaz saçlı, evli
ve iki çocuk babası belediye başkanıdır. İşgalcilere karşı halkı örgütler.
Albay Lanser: Orta yaşlı, kır saçlı, , geniş omuzlu işgalci subayıdır.
Dr. Winter: Kasabanın iyi yürekli, görmüş geçirmiş, doktoru ve tarihçisidir.
Yüzbaşı Loft: Askerlik hayranı bütün kadınların
üniformaya düşkün olduğunu zanneden bir subaydır.
Annie: Kırk beş yaşlarında, biraz aksi Belediye
Başkanının aşçısı olan bir kadındır.
George Corell: İşgalcilerle şbirliği yaparak onlara
istihbarat sağladığı anlaşılan menfaatçi bir tüccardır.
Bu kasaba dört asırdır barış içinde yaşayan savaş görmemiş,
özgürlüğe alışkın insanların yaşadığı bir yerdir. Bu kasabada büyük bir maden
ocağı vardır ve bu madenler oldukça önemlidir. Kasaba halkı da geçimin bu
madenlerden sağlamaktadır.
O gün Kasabanın gençleri
Corell’in evindeki atış yarışması için toplanmışlardır. Aniden paraşütle inen askerler
herkesi sok etmiş, Corell’in evindeki 12 asker duruma müdahale etmek için
kasabaya doğru koşturmuş, bu askerler işgalci askerler tarafından pusuya
düştüğü için altısı ölmüş, üçü yaralanmış diğer üüçü de kaçıp kurtulmuştur.
Böylece kasaba aniden işgal edilir. “Saat on kırkbeşte her şey bitmişti. Kasaba
işgal edilmiş, savunmaya çalışanlar yenilmiş, savaş sona ermişti.” Kasabayı işgal eden taburun komutanı olan
Albay Lanser karargâhını Belediye Başkanı Orden’in evinde kurar.
Başlarında Albay Lanser’in bulunduğu birliğin görevi,
kömür madenini işletmek ve çıkarılan kömürleri liman vasıtasıyla ülkelerine
yollamaktır. Albay Lanser ve kurmayları belediye başkanının evine yerleşir. Kasaba halkı Tüccar Corell’in bir hain olduğu da
anlamış ve ona karşı da bir tavır ve tedbir almaya başlamıştır. Corell, iş birliği yaptığı Albay Lanser’den kasabaya belediye
başkanı olmayı istemi, ş ancak Albay bunu uygun görmemiştir.
Belediye Başkanı
Orden, kasaba halkı ile gizli gizli sessiz bir direniş başlatmıştır. İlk
direnişi Alex yapmış ve Alex madende kendine zor kullanan komutana saldırırken
olaya müdahale eden Teğmen Prackle’ öldürerek başlatmıştır. Alex de bu nedenle hemen idam edilir. Halk tarafından çok sevilen Alex’in idamı halkın çok zoruna gider.
Bunun üzerine madende işler yavaşlatılmaya başlanır.
Askerler de maden çok çıksın diye baskı yapmaya başlamıştır. Kasabanın gençleri
de teker teker İngiltere’ye kaçmaya başlar. Almanlar da halkın yiyeceğini karneye bağlar
ve çalışmayanlara yemek vermemeye başlar. Fakat dayanışa içinde olan halk bir
birlerine yardım ederek bu baskıları üstesinden gelmektedir. Kasaba halkı gizli
bir şekilde örgütlenmiş ve yalnız yakaladıkları askerleri de öldürmeye
başlamışlardır.
Bu sıralarda İngiliz uçakları köprüleri ve madenleri
bombalamaya devam etmekte, üretilen kömürlerin taşınmasına engel olmaya çalışmaktadırlar.
Belediye Başkanı
Orden ahçısı Annie ve öldürülen
Alex’in dul karısının yardımıyla İngiltere’ye kaçan gençlerle irtibat kurup İngilizlerden
patlayıcı maddeler temin etmeye başlarlar. Bir sabah küçük paraşütlerle atılan
dinamitleri ele geçiren ahali işgalciler ile resmen bir savaş başlatır.