Kemal Tahir, XX. yüzyılın Türk toplumuna da yansıyan çelişki ve çaƨşmalarını gören ve bunları başta romanları olmak üzere yazdıklarıyla ifade eden bir aydınımızdır. Onun bağımsız aydın kimliği, Türkiye’nin ve dünyanın temel sorunlarını birlikte değerlendirme çabasıyla yoğrulmuştur.
Bu çaba, Kemal Tahir romanını, Türk edebiyaƨnın önemli bir açılımı ve zenginliği olarak dünya edebiyatına eklemlemiştir. Kemal Tahir, 1910 yılında İstanbul’da doğdu. Genç yaşta edebiyat hayaƨna kaƨldı. 1930’lu yıllarda mevcut düzene muhalif bir aydın olarak sosyalizmi benimsedi.
1938 yılında “Donanma Davası” olarak bilinen davanın sanıklarından biri olarak tutuklanarak 15 yıl hapse mahkûm oldu. 1950 yılında ilan edilen genel afla hapisten çıkƨğında bavulunda çeşitli roman çalışmaları ve notlarından oluşan sarı deŌerleri vardı.
1973 yılında öldüğünde ardında romanlarından ve notlarından, tarƨşmalarından oluşan geniş bir külliyat bırakƨ. Okuyucuları ve muhalifleri taraķndan başta Marksizm olmak üzere, döneminin mevcut açıklama ve kalıplarına uymadığı, onları eleşƟrdiği, alışıldık görüşlerin dışına çıkƨğı için bağımsız ve “marj dışı” bir aydın olarak değerlendirildi.
Ölümünden sonra da romanlarında ele aldığı toplum olayları ve geƟrdiği tartışma konuları güncelliğini korudu. Kemal Tahir 1910 yılında bir Osmanlı vatandaşı olarak doğdu ve 1973’deTurkiye CumhuriyeƟ vatandaşı olarak öldü.
Bu kırılgan süreçte onun bu parçalı hayaƨ ve düşünce izleği, yeni Türkiye Devleti’nin serüveni ve karşılaştığı sorunlan açıklama çabasıyla iç içedir. XX. yüzyılı kapsayan bu dönemde birisi doğrudan bizim ile ilgili sonuçlar içeren iki büyük dünya savaşı yaşandı.
Baƨ’nın Doğu ile ilişkileri ve bu ilişkilere bağlı olarak kendini yeniden örgütlemesi genel ve zorunlu tarihî bir gelişme olarak tanıƨldı. Türkiye’nin sorunlara bakışı, toplumlar arası ilişkiler içindeki yeri ve rolü, siyaset anlayışı da bu ilişkiler içinde açıklandı. Kemal Tahir bu genel eğilimin dışına çıkan ve karşı duran bir aydın oldu.
Romanları ve değerlendirmeleriyle Türkiye’nin Baƨ ile ilişkiler içindeki yeri ve rolünü sorgulamasının yanında kendi bakış açısını ve anlayışını da sorgulayarak gelişƟrdi. Türk toplum tarihine, Doğu-Baƨ ilişkilerine ilgisi bu sebepledir.
Kemal Tahir’in aykırı duruşu, Türk toplum gerçeğine bakışı geniş kapsamlı ve sıcak bir tarƨşma yaratmışƨr. Bu tarƨşmanın yönü ve aldığı biçim resmî tarih görüşüne ve Türkiye’de ortaya çıkan siyaset değişikliklerine bağlı olarak dönemlere göre farklılıklar göstermişƟr.
Geçmişte Kemal Tahir’in ele aldığı Baƨcılaşma serüvenimiz, yakın tarihin olayları ve Osmanlı ile ilgili konular, Kemal Tahir’e yönelik suçlamaların gerekçesi yapılırken, günümüzde Kemal Tahir’in getirdiği temel çerçeve dışında gözde konular haline gelmiştir.