2013, astroloji ile ilgilenenlerin merakla beklediği, yeni bir dönemin kapılarını açacağına inandığı bir sene. Heyecanla beklediğiniz 2013, nasıl bir yıl olacak? Burçlarınız nasıl etkilenecek? Yükselen burcunuzun üzerinizdeki etkileri nedir? Hayatınızda ne gibi değişiklikler olacak? Nelere dikkat etmelisiniz? Merkür retrosu (gerilemesi) hayatınızı hangi dönemlerde ve nasıl etkileyecek? Uzun süredir yaptığı burç yorumlarıyla ve verdiği astrolojik bilgilerle herkesi şaşırtan Dinçer Güner, 2013 yılının ve burçların hayatınızı nasıl etkileyeceği konusunda önemli bilgiler veriyor… Yıl boyu yanınızdan ayırmayacağınız bu kitap aynı zamanda sık sık başvuracağınız bir astrolojik rehber…
***
Uzun süredir Twitter, Facebook ve diğer sosyal mecralardan gökyüzündeki gelişmeleri anbe an aktardım. Şimdi ise sizlere daha farklı bir platformdan, ilk kitabım ile ulaşıyorum. Daha önce birçok kitabın içeriğinde uzmanlığımın getirdiği bilgilerle katkılarım olmuştu. Sürekli takip eden, okuyan arkadaşlarımın artık benim de bir kitap yazmam gerektiği konusunda yoğun baskıları ve talepleri doğrultusunda elinizdeki kitabı okumak üzeresiniz…
Peki bu kitaptan nasıl faydalanacaksınız ? Nasıl kullanmanız gerekir ?
Burçlar kısmına geldiğinizde lütfen öncelikle ‘yükselen burcunuzu okuyun, ilerleyen sayfalarda yükselen burcunuzun önemini anlatan bir yazı ile zaten karşılaşacaksınız…
Merkür’ün ve Venüs’ün, retro (geri gitme) dönemlerine ekstra dikkat kesilmenizi tavsiye ederim.
Satürn, ortalama 2,5 yılda bir burç değiştirdiğinden, yıllık analizler yerine onu ayrı bir kategoride değerlendirdim. Ama Satürn’ü okuyunca gözünüz korkmasın, sadece bilgi olarak zihninizin bir köşesinde daima yer alsın.
Yıllık burç analizlerinizi ise, yeni aya başlamadan önce okumalısınız. Tüm 2013 senesinin önemli tarihleri oralarda gizli.
Ay takvimi kısmında da, günlük olarak hangi eylemleri yapmaya uygun, hangileri için uygun değilsiniz, bunları belirleyebileceksiniz. Bir nevi günlük yol rehberiniz haline gelecek..
En son bölümde ise Astrolojik olarak diyete başlamak için en uygun zamanları göreceksiniz.
Umarım keyifli, afiyetli, umutlarınızın asla tükenmeyeceği, harika bir 2013 yılı geçirirsiniz…
Dinçer Güner
***
Birçoğumuz Güneş burcumuzu biliyoruz. Koç burcuyum, Terazi burcuyum, Balık burcuyum diyoruz. İşte bu bizim Güneş burcumuzdur. Doğduğumuz anda Güneş hangi takım yıldızı içinde ilerliyor ise işte o bizim Güneş burcumuz oluyor. Ama sıra yükselen burca geldiği zaman durum biraz değişiyor. Doğduğumuz anda doğu ufkunda yükselmekte olan burca yükselen burç diyoruz. Yükselen burcun hesaplanabilmesi için doğum saatini biliyor olmanız çok önemlidir.
Peki yükselen burç nedir, ne işe yarar?
Sizin sosyal maskenizdir. ilk tanışmalarınızda kişiler Güneş burcunuzu değil, yükselen burcunuzu algılar. Ancak sizi tanıdıkça, öğrendikçe, Güneş burcunuzu da hissetmeye başlarlar. Kısacası ilk intibayı yükselen burcunuz sağlar.
Tamamen olmasa da, fiziki görünümünüz üzerinde de etkisi vardır. Özellikle surat şekilleri üzerinde.
Sağlığınızla ilgili 1. dereceden önem taşır. Yükselen burcu simgeleyen organlarda ortaya çıkan hastalıklara daha yatkın olabilirsiniz. Elbette doğum haritası bir bütündür, o sağlık sorununun olması için farklı kombinasyonların da tutarlı olması gerekir. Ve yine astrolojide hastalık noktanız hesaplanırken yükselen burcunuzun derecesine başvurulur.
Nelere eğilimli olduğunuz, yetenekleriniz ve bu yeteneklerin çeşitliliği konusunda söz sahibidir.
Zihinsel kapasiteniz, bunu nasıl kullandığınız, kendinizi nasıl ifade ettiğiniz ve tarzınızla doğrudan ilişkilidir.
Şansınızla da yakından ilişkilidir. Şans noktanızın hesaplanması için yükselen burcunuzun derecesi kullanılır. Şansınız hayatınızın hangi alanında, ne kadar şanslısınız ve ne tür konulardan gelir elde edebilirsiniz, tüm bunlar yine yükselen burcunuz sayesinde belirlenir.
Klasik astrolojiye göre yaşam evidir. Bonatti, kişiye verilen ilk şey olduğunu belirtmiş, Lilly ise yaşam, sağlık ve vücudun fiziksel yapısı ile ilgili olduğunu ileri sürmüş. Firmicus da karakterin temel yapı taşı olduğundan bahsetmiştir.
Çocukluğunuzun erken yıllarının nasıl geçtiğini, hayatta yaptığınız tüm yatırımların başlangıçlarını yükselen burcunuz ve derecesi sayesinde öğrenebilirsiniz.
Yükselen burcun astrolojik simgesi ise ASC’dir.
Kısacası yükselen burcunuz, Güneş burcunuzdan biraz daha önemli. Ve evet, herkesin bir yükselen burcu vardır. Yükselen burcunuzun hangisi olduğunu öğrenmek, doğduğunuz saati bilmekten geçiyor.
Yükselen Burç 30 Yaşından Sonra Mı Geçerlidir?
Çok fazla insandan duyduğum, hatta duyduğumda kendi astrolojik bilgilerimden bile bir an şüphe ettiğim, dalga dalga yayılan ama çok yanlış bir bilgiyi düzeltmek istiyorum. Bu haber hangi kaynaktan, nasıl ve ne şekilde ortaya çıktı bilmiyorum elbette… Sanırım kendilerine astrolog diyen ancak uzaktan yakından alakası olmayan insanların yanlış bilgileri Gerçekten yükselen burcumuzun etkilerini 30 yaşından sonra mı hissetmeye başlarız ? Elbette ki hayır! Bu tamamen, kocaman, yalan yanlış bir bilgidir. Yükselen burç 30 yaş itibarıyla devreye giren bir olgu değil, doğduğunuz andan itibaren güneş burcunuzdan bile çok daha etkili ve etkin bir şekilde işleyen bir bilgidir.
Peki 30 yaş muhabbeti nedir? Biraz ileri seviye astroloji bilgisi vermem gerekiyor bu noktada sizlere. Astrolojide, Progress dediğimiz bir sistem var. ‘Progress harita, ilerletilmiş harita demektir. Progress haritalar içinde astrologlar camiasında en popüler olanı ‘ikincil’ dediğimiz ‘secondery progress’lerdir. 1 gün = 1 yıl mantığı vardır. Buradan yola çıkarak, içinde bulunduğunuz yaşın size kattığı ruhsal gelişimi ve içsel dinamiklerinizin nasıl işlediğini anlamamız için kullandığımız bir sistemdir bu. Doğduğunuz günden itibaren, şu an hangi yaştaysanız haritanızı o kadar gün ilerletiyoruz. Biraz karışık bir konu, şöyle örnek vereyim…
Mesela ben 29 Nisan 1984 tarihinde 19.30’da İstanbul’da dünyaya geldim. Güneş’im 9 derece boğa burcunda, yükselen burcum 4 derece akrep. 28 yaşımdaki ruhsal gelişimime bakmak, içsel dinamiklerimi anlamak, nasıl bir ruhsal büyüme içine girdiğimi ve hayatıma ekstra neler katmaya başladığımı anlamak için haritamı 28 gün ilerletiyorum. 1 gün = 1 yıl mantığından yola çıkarak bu sayede 28 yaşımda içinde bulunduğum durum hakkında bilgi sahibi oluyorum.
Şimdi burada şöyle bir durum söz konusu, ben haritamı 28 gün ilerlettiğimde haritamın ana akslarında da değişmeler meydana geliyor. Mesela normalde 4 derece olan yükselen akrep, bu yaşımda artık 25 derece akrep olmuş oluyor. Birkaç sene sonraya baktığımda ise yükselen yay burcuna geçiş yapacak. Ama bu tamamen içsel dinamikleriniz ile alakalı bir konu, yükselen burcunuz değişmez, doğduğunuz and itibaren geçerlidir, sadece gelişmeye ve yeni şeyler öğrenmye başlarsınız!
Kafanızı daha fazla karıştırmak istemediğimden konuyu burada sonlandırıyorum çünkü ilerletimler konusu, derin ve komplike bir konu.
Yükselen burcunuz gerçekten çok önemlidir, asla değişmez! Sadece yaş aldıkça doğum haritalarınız çeşitlenmeye başlar ve ruhsal anlamda değişmeye, gelişmeye başlarsınız, hepsi bundan ibaret! Yani 5 yaşında iken de aynı yükselen burcun etkisindesiniz, 70 yaşına geldiğinizde de…
Merkür Retrosu (Gerilemesi) Ne Demektir?
Nelere Dikkat Edilmesi Gereklidir?
Ben Merkür, yok Hermes, hayır hayır Apollo ya da Utarit! Evet hepsi benim aslında, tarih boyunca bana birçok isim verildi ama hepsinin ana teması aynıydı; haberci, iletişimi sağlayan, ulak…
Çok eski çağlarda gökyüzü o kadar berrak ve temizdi ki, Güneş, Ay, Venüs, Satürn, Jüpiter ve elbette ben çıplak gözle rahatlıkla görülebilirdik. Bu da bizler hakkında daha kolay bilgi alınmasını sağladı. Size benim hakkımda birçok insanın bilmediği küçük bir bilgi aktarayım, ben haftanın yedi gününe isim verenim!
Gökyüzünde hem gündüz hem gece görünebilirim. Hal böyle olunca Eski Yunanlıların kafası karışmış ve bana gece gördüklerinde Apollo, gündüz gördüklerinde ise Hermes ismini vermişler. Neyse ki dönemin ünlü matematikçisi Pisagor aslında gece ve gündüz görünenin iki farklı yıldız değil tek bir yıldız olduğunu anlamış. Ardından Heraldit’in dikkatini çekmişim ve Venüs kız kardeşim ile birlikte Güneş’in çevresinde döndüğümün farkına varılmış. Tabii bu o dönem için büyük bir olay, bunun tespiti sayesinde Güneş Merkezli görüş ortaya çıkmış.
Günümüze yaklaştıkça, 1639 yılında bir gök bilimci Giovanni Battista Zupi beni biraz daha inceleyerek evrelerimi buldu ve Güneş Merkezli görüşü bir kez daha ispat etmiş oldu. Ve günümüze kadar birçok gök bilimci (Giovanni Schiaparelli, Eugene Michel Antoniadi vs.)haritamı çıkararak hakkımda daha çok bilgi sahibi olunmasını sağladı…
Astrolojik olarak kendimi ifade etmem gerekirse eğer; ben ikizler ve Başak burçlarını yönetirim. Diğer gezegenlerden ayrılan en önemli özelliğim, eril veya dişil olarak bir cinsiyetimin olmamasıdır, içinde bulunduğum burca veya etkileşim içinde olduğum gezegene ayak uydururum. Peki ben neleri simgelerim?
– Öncelikle her türlü bilginin alışverişi benden sorulur!
– Ben hızı temsil ederim, hızlı gelişen olaylarda benim de parmağım vardır.
– Eğitim, öğrenme, konuşma, iletişim kurma uzmanlık alanımdadır. Ben olmazsam bunların hiç biri olmazdı.
– Kurnazca fikirler, yalancılık, dolandırıcılık, hırsızlık da benim kötü yanlarımdır.
Ben iyi analiz eder, sorgular, veri oluşturur, hesap yaparım. Bu yüzden de ticaret, işletmecilik gibi sektörler benim etki alanımdadır. İşim iletişim olduğundan dolayı medyadan bahsetmeme gerek yok herhâlde!
– Banka çalışanları, tacirler, hukukla ilgili işlerde çalışanlar, çocuklar, gazeteciler, danışmanlar, hilebazlar, sihirbazlar, dolandırıcılar emrim altındadırlar.
Bazen hızım o kadar yavaşlar ki, dünyanın dönüşünde çok daha yavaş hareket etmeye başlarım ve sizler benim âdeta geri gittiğimi zannedersiniz, işte ben geri gittiğimde çok huysuzlaşırım, kaprislenirim ve sorunlar yaratırım. 4 ayda bir, yılda 3 defa geri hareketim vardır ve sadece aklını kullanabilenler bu dönemden kârlı çıkabilirler.
– Her türlü iletişimde aksaklıklar ve sorunlar yaratırım.
– Hayatınıza, uzun süre kalıcı olmayacak geçici kişiler, olaylar, konular katarım.
– Para hesaplarında yanlışlıklar çıkarırım.
– Elektronik aletlerinizi bozar, sizi sinir ederim.
– Yaptığınız sözleşmeleri bozarım, başlattığınız ilişkilere uzun zaman vermem, anlamadığınız bir anda bitiriveririm.
– Bilgi akışında aksaklıklar yaratırım.
– İş yerlerinde bilgisayarları çökertebilirim, evinizdeki dijital eşyaları anormal bir duruma sokabilirim.
– Derim ki her zaman, ben geri giderken elinizde kalan işlerinizi tamamlayın, benim geri gittiğim süreç aslında toparlama, tamamlama, düzene sokma sürecidir, ama yeni bir şeylere başlarsanız o zaman canınıza okurum.
Merkür 2013 Yılında;
22 Şubat ile 19 Mart arasında Balık burcunda,
25 Haziran ile 21 Temmuz arasında Yengeç burcunda,
20 Ekim ile 12 Kasım arasında Akrep burcunda geri hareket edecektir…
Venüs Retrosu (Gerilemesi) Ne Demektir?
Nelere Dikkat Edilmesi Gereklidir?
Ben Venüs. Tabii siz beni Afrodit, Zühre ve Lucifer olarak da bilebilirsiniz. Hakkımda yıllardır çok şey yazıldı çizildi, kâh mitolojiye konu oldum, kâh Hollywood filmlerinde ismim zikredildi. Adıma birçok kitap yazıldı, resimler çizildi, öyküler anlatıldı. Ama siz bir de beni benden dinleyin. Gerçekten kimim, neleri temsil ediyorum, neleri yapabiliyorum?
Neredeyse dünya ile aynı boyuttayım. Bu yüzden dünya ile kardeş bir gezegenim. Fakat sadece güneş doğmadan önce veya battıktan sonra beni görebilirsiniz. Beni ilk gözlemleyen Babillerdi. (M.Ö 1700-1400) Ammisaduqa tablederinde benden sıkça bahsetmişlerdir. Sonra Galileo Galilei beni daha yakından inceledi ve 1610 yılında evrelerimi fark etti. Ardından Mihail Vasilyeviç Lomonosov, Johann Schröte, W.S. Adams ve T. Dunham hakkımda daha detaylı araştırmalar yaparak, dönüş hızım, moleküler yapım, fazlarım hakkında bilgi sahibi oldular. Birçok uzay aracı gönderdiler. Bazdan bana ulaşamadan geri dönmek zorunda kaldı,…
