Kitap Özetleri

Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana Ve Yaşar Kemal

Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana “ adlı roman Yaşar Kemal’in yazdığı dönem romanlarından biridir.  Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana adlı romanın ilk baskısı 1997 yılında Adam yayınları tarafından basılmıştır. Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana adlı roman Yaşar Kemal’in Bir Ada Hikâyesi üçlemesinin ilk kitabı olmaktadır.

 

 
Yaşar Kemal bu eserinde I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sonrasında yapılan mübadeleler ile muhacir gelenlerin ve gidenlerin dramlarını anlatmaktadır.  Roman ismini ise 1914 ve 1918 yılları arasında Orta doğuda yapılan Yezidi mezalimini ve Yezidi cesetleri ile kan kırmızı akan Fırat Nehri’nin halinden almaktadır.

 

Romandaki olaylar geriye dönüşler ile 1914 yıllarına kadar geriye gidişler yaşasa da 1923 yılında Lozan’da alınan mübadele kararı yılları ve o yıllarda yaşanan olaylar ile başlar.  Roman bu mübadeleyi Kaz Dağlarını gören Karınca adasını merkezi mekân seçerek anlatmıştır.  “Rumlar Yunanistan’a gönderilmiş ve savaşlarda yerini yurdunu yitirmiş insanların Ege’deki bu adaya yerleştirilmelerine karar verilmiştir. “.

 

 

KONUSU

 

Romanın kahramanı Poyraz Musa adında şeref madalyalı bir savaş gazisidir. Savaştan sonra gittiği köyünde kimseleri bulamaz ve Ege’de Kaz Dağı’nı gören Karınca Adası’ndan bir ev ve değirmen alarak yerleşir. Bir yandan da savaşta peşine takılan kanlılarından kaçmakta olduğu için ismini Poyraz Musa yapmıştır.

 

ROMANIN ANAFİKRİ

 

Dili, dini, mezhebi ne olursa olsun insanlığın ve sevginin milliyeti bulunmaz. Önemli olan sevgi , saygı ve insanlıktır.  İnsanlar çeşitli dinlere ve milliyetlere sahip olsalar bile, beraberlik ve dayanışma içinde ortak bir yaşam kurma yolunu bulurlar.

 

 

 

Romanın Karakterleri

 

Poyraz Musa , Rum Vasili, Nişancı Veli, Kadri Kaptan, Lena Poyrazoğlu Dengbej Uso.

 

ROMANIN ÖZETİ
 

Yıl 1923’tür ve  Türkiye ve Yunanistan Mübadele Anlaşması imzalamış,  Karınca (Mirmingi) Adasındaki  insanlar adını bile bilmedikleri bir yere yollanmışlardır. Ada halkı mübadele şartları gereği Yunanistan’a gelirler. Fakat ada halkı içinde bu göçe uymayan tek kişi  Sarıkamış gazisi Vasili Atoynatanoğlu’dur. Vasili, göç edilenlerin arasına katılıp Yunanistan’a gitmediği gibi bu adaya dışarıdan getirilecek olanları da öldürmek için İncil’in üzerine yemin etmiştir.

Fakat adada yalnız yaşamakta olan Vasili’nin yalnızlığı br müddet sonra bozulur. Bu adaya Poyraz Musa denilen bir adam daha gelmiştir.

 

Poyraz Mustafa aslında Çerkez asıllı bir askerdir. Asıl adı Abbas olduğu halde ona Poyraz Musa denmektedir. Poyraz Musa şeref madalyalı bir savaş gazisidir. Savaştan sonra gittiği köyünde kimseleri bulamayınca Kaz Dağı’nı gören Karınca Adası’na gelmiş,  bir ev ve değirmene yerleşmiştir.

 

Poyraz Musa bir Arap aşiret ağasının kardeşini de öldürmüş olduğu için, aşiretin adamı olan Bedeviler de onun peşindedir. Poyraz Musa savaş esnasında kıyıma uğrayan Yezidilerin kanı ile kıpkızıl akan  Fırat’ın o korkunç halini de görmüştür.  Adını Poyraz Musa olarak değiştiren bu adam bulunmasının en imkânsız yer olacağını düşündüğü bu adaya gelmiştir.

 

Musa ise adada yalnız olmadığını ve kendisinden başka birisinin daha bu adada yaşadığını fark etmektedir. Musa bir kişinin bu dada olma ihtimalinde dolayı da büyük bir gerginlik içindedir. Buna rağmen adadaki hayatını sürdürmeye devam eder.

 

Bu adaya ara sıra hükümet adamları gelmekte , hatta adaya yerleşmeleri  için insanlar gönderilmektedir. Fakat nedense adaya gelen muhacirler çok fazla kalmadan adayı terk etmektedirler.

Fakat dört oğlu da Kurtuluş Savaşında şehit düşmüş olan Lena Papazoğlu  bu adaya geri gelir. Lena Ana , bu adanın eski bir sakinidir. Gönderildiği Yunanistan’ı hiç sevmemiş ve geri dönüp bu adaya ve terk edip gittiği eve geri gelmiştir. Musa ile Lena oturup konuşurlar. Lena , ona bu adada Vasili adlı  bir adamın Yunanistan’a hiç gitmediğini, bu adada kaldığını ve adaya kim gelirse onu öldüreceğine dair yemin ettiğini anlatır. Vasili de bu esnada onların konuşmasını dinlemiş ve Lena’ya çok sinirlenmiştir.

 

Lakin ertesi gün büyük bir fırtın çıkmış ve Musa tam ölecekken Vasili yetişip  Musa’yı ölümden kurtarmıştır.

 

Bu olay ile Vasili ve Musa arasında da önemli bir dostluk kurulur. Vasili Musa ve Lena, birlikte yaşamaya başlamıştır. Adanın eski sakinlerinden olan ve Yunanistan’a giden Panos Valyanos, buradan giderken teknesini Kadri Kaptan’a teslim etmiştir. Kadri Kaptan da bu tekne ile adaya gidip gelen insanları taşımaktadır.  Kadri Kaptan da en sonunda annesi Melek Hanımın da alarak bu adaya yerleşir.

 

Yazar

BENZER İÇERİKLER

Çölde Bir İstanbul Kızı Konusu Özeti ve Esat Mahmut Karakurt

Editor

3391 Km Film Özel Baskı

Editor

Aşık Veysele Selam…

Editor

Yorum bırak

* Bu formu kullanarak yorumlarınızın bu web sitesi tarafından saklanmasını ve yayınlanmasını kabul etmiş olursunuz.

İnternet sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve internet sitemize yapacağınız ziyaretleri kişiselleştirebilmek için çerezlerden faydalanıyoruz. İstediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Kabul et Daha fazla oku

Gizlilik ve Çerez Politikası