Şiir

Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni (Cd’li) – Genco Erkal’ın Sesinden Nazım Hikmet Şiirleri

“Ne güzel şey hatırlamık seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
Vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti….
Parmakların ucunda kalan kokusu sardunya yaprağının, güneşli bir rahatlık
ve etin daveti:
kıpkızıl çizgilerle bölünmüş
sıcak
koyu bir karanlık…
Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair”

***

İÇİNDEKİLER

Önsöz     9

şiirler
Güneşi İçenlerin Türküsü     13
Salkımsöğüt     18
Bahri Hazer     20
Hasret     23
Yürüyen Adam     24
Kalbim     26
Sesini Kaybeden Şehir     28
Kerem Gibi     31
Nikbinlik     33
Mavi Gözlü Dev, Minnacık Kadın ve Hanımelleri     35
Hiçbir Ağaç Böyle Harikulade Bir Yemiş Vermemiştir     37
Üç Selvi     39
Karıma Mektup     40
Taranta – Babu’ya Beşinci Mektup     42

Simavne Kadısıoğlu Şeyh Bedrettin Destanı’ndan
1 [Sedirde al yeşil…]     45
2  [Bu göl İznik gölüdür]     46
9 [Sıcaktı. Sıcak.]     48
14 [Yağmur çiseliyor, korkarak]     54
Kuvâyi Milliye’den
Onlar     55
[Karayılan Hikâyesi]     57
[Arhaveli İsmail’in Hikâyesi]     64
[Kadınlarımız ve Bir Âletle Bir İnsan Hikâyesi]     72
[26 Ağustos Gecesinde Saatler]     80
Saat 21-22 Şiirleri’nden
[Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni]     93
22 Eylül 1945     95
24 Eylül 1945     96
26 Eylül 1945     97
30 Eylül 1945     98
5  Kasım 1945     99
1945 Yılı Aralık Ayının Dördü     100
6  Aralık 1945     101
İstanbul 3 [Memleketimi Seviyorum]     102
Yine Ölüme Dair     104
Türk Köylüsü     106
Bir Cezaevinde, Tecritteki Adamın Mektupları
1  [Senin adını kol saatimin kayışına tırnağımla…]     108
2  [Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar]     111
3  [Bugün pazar]     112
[Çankırı Mapushanesinden Mektuplar’dan] 2     113
Zafere Dair     116
Yirminci Asra Dair     118
[Rubailer’den]5     119
6     120
8     121
9     122
Kara Haber     123
Dünyanın En Tuhaf Mahluku     125
Ben İçeri Düştüğümden Beri     126
Yaşamaya Dair
1  [Yaşamak şakaya gelmez]     129
2  [Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız]     130
3  [Bu dünya soğuyacak]     131
Angina Pektoris     132
* * * [İlerleyen Aydınlığın İçindeyim]     134
Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler     135
Ellerinize ve Yalana Dair     138
Hapisten Çıktıktan Sonra
1 – Uyanış     141
2 – Akşam Gezintisi     142
3 – Gecenin Saat Biri     145
4 – Doğum     147
Vasiyet     149
Postacı     151
Benim Oğlan Fotoğraflarda Büyüyor     154
Yapıyla Yapıcılar     156
Karlı Kayın Ormanında     158
Yılbaşı     161
Kavak     162
Jopon Balıkçısı     164
Kız Çocuğu     166
Pırağ’da Vakitler
I.  Şafak     167
II.  Sabah     169
V. Gece     172
Vapur     174
Memet     175
Mavi liman     176
Ceviz Ağacı     177
Son Otobüs     178
Masalların Masalı     181
Yine Memleketim Üstüne Söylenmiştir     183
Henüz Vakit Varken Gülüm     184
Arılar     187
Büyük İnsanlık     188
* * * [Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi]     189
* * * [İnsanların türküleri kendilerinden güzel]     190
Yamyamlar     191
Yolculuk     192
Piri Reis’in Hartası     193
Saman Sarısı     194
Otobiyografi     209
Severmişim Meğer     212
* * * [Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne]     217
Vatan Haini     218
Cenaze Merasimim     219

Biyografi – Nâzım Hikmet     221
Biyografi – Genco Erkal     222

Önsöz

Genco Erkal’ın sesinden Nâzım Hikmet Şiirleri’ni seçerken, YKY’nin (daha önceden Memet Fuat’ın yönetiminde yayımlanan) Nâzım külliyatının sırasını gözettik. Bu çalışma sırasında Nâzım’m hemen bütün kitaplarından, şiir serüveninin gelişmesini de gözeten örnekler seçmeye çalıştık. Genco Erkal’ın önerisiyle listeye ekler de yaptık. Sonuçta Nâzım’ın sevda, hasret ve siyasi şiirlerinden dengeli bir seçim ortaya çıktı.

Bazı şiirler uzun şiirlerin parçası ya da adsız (bazen de *** başlıklı) olduğu için, CD listesinde ve içindekilerde, arandığında kolay bulunsun diye, bilinen ve hemen hatırlanan ilk dizelerini, köşeli parantez içinde belirttik. O yüzden içindekiler listesi ile CD listesinde küçük farklılıklar oluştu.

Nâzım külliyatından yalnızca Memleketimden İnsan Manzaraları‘ndan parçalar almadık. Belki bu bizi yeni bir çalışma yapmaya yöneltecektir.

Güven Turan – Raşit Çavaş

GÜNEŞİ İÇENLERİN TÜRKÜSÜ

Bu bir türkü :-
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü :-
alev bir saç örgüsü!
kıvranıyor;
kanlı, kızıl bir meşale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de onlarla
güneşe giden
köprüden
geçtim!
Ben de içtim toprak çanaklarda güneşi.
Ben de söyledim o türküyü!

Yüreğimiz topraktan aldı hızını;
altın yeleli aslanların ağzını
yırtarak
gerindik!

Sıçradık;
şimşekli rüzgâra bindik!.
Kayalardan
kayalarla kopan kartallar
çırpıyor ışıkta yaldızlanan kanatlarını.

Alev bilekli süvariler kamçılıyor
şaha kalkan atlarını!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zapteteceğiz
güneşin zaptı yakın!

Düşmesin bizimle yola :
evinde ağlayanların
göz yaşlarını
boynunda ağır bir
zincir
gibi taşıyanlar!

Bıraksın peşimizi
kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar!

İşte :
şu güneşten
düşen
ateşte
milyonlarla kırmızı yürek yanıyor!

Sen de çıkar
göğsünün kafesinden yüreğini;
Şu güneşten
düşen
ateşe fırlat;
yüreğini yüreklerimizin yanına at!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

Biz topraktan, ateşten, sudan, demirden doğduk!
Güneşi emziriyor çocuklarımıza karımız,
toprak kokuyor bakır sakallarımız!
Neş’emiz sıcak!
kan kadar sıcak,
delikanlıların rüyalarında yanan
o «an»
kadar sıcak!
Merdivenlerimizin çengelini yıldızlara asarak,
ölülerimizin başlarına basarak
yükseliyoruz
güneşe doğru!

Ölenler
döğüşerek öldüler;
güneşe gömüldüler.
Vaktimiz yok onların matemini tutmaya!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

Üzümleri kan damlalı kırmızı bağlar tütüyor!
Kalın tuğla bacalar
kıvranarak
ölüyor!
Haykırdı en önde giden,
emreden!
Bu ses!
Bu sesin kuvveti,
bu kuvvet
yaralı aç kurtların gözlerine perde
vuran,
onları oldukları yerde
durduran
kuvvet!
Emret ki ölelim
emret!
Güneşi içiyoruz sesinde!

Yazar

BENZER İÇERİKLER

gidiyorum bu

Editor

Hayrettin Ökçesiz – Düşündüşlem Deyişler

Editor

Sezai Karakoç – Edebiyat Yazıları I – Medeniyetin Rüyası – Rüyanın Medeniyeti Şiir

Editor

Yorum bırak

* Bu formu kullanarak yorumlarınızın bu web sitesi tarafından saklanmasını ve yayınlanmasını kabul etmiş olursunuz.

İnternet sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve internet sitemize yapacağınız ziyaretleri kişiselleştirebilmek için çerezlerden faydalanıyoruz. İstediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Kabul et Daha fazla oku

Gizlilik ve Çerez Politikası