Evet, Atatürk Suçludur!..
Eğer Türk işçisi, Batı’daki gibi, çocuk yaşta
yeraltında günde 14-16 saat çalıştığı
dönemlerde yaşamışsa, bir oy hakkı için bile,
Fransız işçisi gibi, 59 yıl kanlı bir savaşım
vermek zorunda kalmamışsa bunun
suçlusu odur!
içindekiler
Önsöz.
Üçüncü Baskıya Önsûz.
1. BÖLÜM: KEMALİZMLE HESAPLAŞMAK.
__ Kemalizmle Hesaplaşmak
__ Kemalizm Bir İdeoloji mıdır
__ Kemalizm ve Demokrasi
__ Kemalizm ve Laiklik
__ Kemalizm ve Ulusçuluk
__ Kemalizm ve Halkçılık
__ Kemalizm ve Devletçilik
__ Kemalizm ve Devrimcilik
__ Kemalizm ve Ordu.
__ Kemalizm ve Gençlik.
__ Kemalizm ve Kadın
__ Kemalizm ve Demokratik Toplumculuk
__ Kemalizm Eskidi mi?.
II. BÖLÜM: KEMALİZM ÜZERİNE
__ 70 Yılın Muhasebesi.
__ Bir “Diktatör”e Saygılar
__ Atatürk Özelleşiyor!.
__ İdeolojik Ayrım Artıyor.
__ “Pülümür’ün Yaşsız Kadını”.
__ Liberalizmin Büyük Çıkmazı!
__ “Tarihsel Sentez”e Doğru!
__ Evet, Atatürk Suçludur!.
__ SHP Yol Ayrımında!.
__ SHP Nereye Götürülmek İsteniyor?
__ Danışman, Bakan ve Saıd__ı Nursı.
__ “Liberal Çiftlik’”
__ “Atatürk’e Evet, Ama Yaptıklarına Hayır!”.
__ Kurtulun Artık Şu “Altı Ok’tan1
__ “Aydın”lar ve “Enteller!
__ Bu Sese Kulak Verin!
III. BÖLÜM: LAİKLİK ÜZERİNE
__ islam ve Laiklik.
__ “Milli ihanet Eğitimi” Genişliyor!.
__ İntihar Eden Devlet!.
__ Müslümanlık ve Çağdaşlaşma
__ Milli Eğitim Bakanı’na Açık Mektup!
__ İmanlaşan Valiler, Kuklalaşan Bakanlar.
__ Vicdanınız Rahatladı mı Sayın Bakan?
__ Yapılacak Şey Çok, Ama Devlet Adamı Var mı?.
__ Cehalet ya da ihanet Bitmedi ki, Savaş Bitsin!
__ Demirel ve Ayaz
__ DYP ve ANAP “Gaflet” içinde’
__ “Gaz Odaları” Bir Düşmüş Meğer!.
__ “Kara Çarşaf ve Mussolini
__”Onlar” dan Somlar
__ RP’nin önlenebilir Tırmanışı!
__ Türkiye’de Humeyni Olmaz,
Ancak Erbakan Olur (1).
__ Türkiye’de Humeyni Olmaz,
Ancak Erbakan Olur (2).
__ RP, ABD, 12 Eylül ve Ötesi.
__ Refah’ın Düzeni.,
__ RP’ye Evet, Ama
IV. BÖLÜM: DEMOKRASİ ÜZERİNE
__ Demokrasi Nedir1
__ Bir Hint Efsanesi.
__ Söz Meclis’ten Dışarı
__ İşçisiz Sol ve Solsuz Demokrasi (‘).
__ Ecevit ve Türk Solu
__ Demokrasimizin DTP’e Gereksinmesi Var. Ama
__ PKK Kimi Temsil Ediyor.
__ DEP’li mi, DEP’siz mi?.
__ PKK’ya Karsı Ne Yapmalı’ (1).
__ PKK’ya Karşı Ne Yapmalı’ {2).
__ Burkay’ın Doğruları ve Yanlışları.
__ Burkay, Anler ve “Çuvalını Seçmek”.
__ “Bask Modeli” Ocu mü. Çözüm mü’
__ Terör ve Demokrasi
__Yanlışlıklar Trajedisi.
__ Örgüt mü? Halk mı? Para mı’.
__ Ne Olmalı?
__ Sol iyileşirse, Türkiye de Kurtulur!.
__ Niçin? Nasıl?.
__ Tarihsel Bir Fırsat1
__ Çocuklardan Ders Almak!
__ Ecevit’in Çıkmazı1
__ “Dazlaklığın Psikolojisi
__ Kadın ve Siyaset
__ Darbe Olur mu?
__ Suç Askerlerde mi yoksa Sivillerde mi?.
__ Köy Enstitüleri Yeniden Açılmalı1.
__ Gençlik ve Siyaset.
__ Bu Ne Biçim Sağcılık?.
__ Cumhurbaskanı’na Açık Mektup!.
__ Elbette Olmalı!
Önsöz
Bu kitabın oluşumuna katkı yapan başlıca iki elken var: Birincisi. Atatürk’e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği başlığını taşıyan kitabımın gördüğü inanılmaz ilgi. İkincisi, o kitaptaki “Kemalizm” bölümü ile yetinmeyip daha fazla açıklama ve ayrıntı getirmem yönündeki yoğun istem.
Kitabın “Kemalizmle Hesaplaşmak!” bölümü, özellikle bu gereksinmeyi karşılamak üzere kaleme alındı. Bu bölümde sadece Kemalizmin altı ilkesi daha derinlemesine ele alınmıyor, aynı zamanda Kemalizmin orduya, kadına, gençliğe vb. yönelik yaklaşımına da değiniliyor.
İlk bölümün yanıtlamayı amaçladığı asıl soru ise şu: Kemalizm «ferdi mi? İşlevini tamamladı mı?
“Kemalizm Üzerine” başlığını taşıyan ikinci bölümde, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanmış bazı köşe yazıları var. Kemalizmin niçin Türkiye’nin gündeminden inmediğini gösteren yazılar bunlar.
Üçüncü bölüm “Laiklik Üzerine” başlığını taşıyor. Bu bölümde yer alan ilk yazı, uzunca bir giriş niteliğinde; Müslümanlık ve laiklik konusunu irdeliyor. Diğer yazılar ise, yine laiklik üzerindeki güncel tartışmalarla ilgili.
Dördüncü ve son bolüm “Demokrasi Üzerine”. Bu bölüm de, demokrasi üzerine kuramsal bir inceleme ile başlıyor; demokratik yaşamın tartışmalı sorunları ile sürüyor.
Türkiye’de yaşayan ve kendisini toplumundan sorumlu hisseden herkesin, “Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi” bağlantısını iyi kurması gerektiğine inanıyorum.
Bu, hem daha iyi bir yarın kurmak için gerekli hem de, “Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi” karşıtları önünde güçlü olmak için önemli.
Kitabın amacına ne ölçüde ulaşabildiğini zaman gösterecek. Ama beni daha çok düşünmeye, araştırmaya ve üretmeye zorlayan okurlarımın katkısı şimdiden belli.
Ankara, 15 Temmuz 1994
Üçüncü Baskıya Önsöz
Üç ayda üç baskı!
Genellikle az okuyan ve özellikle de “ciddi” şeylerin çok daha az okunduğu bir toplumda, bu olayı nasıl açıklamalı?
Olayın Atatürk’e ve Kemalizme yönelik ilginin giderek daha da artmasıyla ilgili yanı açık… Kemalist Devrim kırk yıldır “KarşıDevrim’ini yaşıyor. O karşıdevrimci sürecin ürünleri giderek somutlaştı. Somutlaştıkça da, Türkiye’de giderek artan olumsuzlukların, toplumu bir cendere gibi sıkmaya başlayan çıkmazların nedenleri daha iyi anlaşılmaya başlandı.
Bu batağın sorumlusunun “Kemalizm” olduğu savına dayalı düşünsel ve siyasal çabalar ise daha çirkinleşti.
Şimdi “tepki”nin yarattığı tepkiyi yaşıyoruz. Giderek de daha yoğun bir biçimde yalayacağız!
Atatürk’e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği kitabımın bir buçuk yılda sekiz baskı yapmasının temel nedeni, “KarşıDevrim “in yarattığı tepkidir. Ama Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi artık saldırıya karşı bir tepki olmaktan çok, Kemalizmin “özü ve anlamı” üzerinde yoğunlaşıyor.
Kemalizmin “yeniden doğuşunun arkasındaki gerçekleri araştırıyor.
Kitabın gördüğü ilgi, aynı zamanda, getirdiği Kemalizm yorumunun heyecan yarattığını, tutarlı görüldüğünü ve giderek benimsendiğini de gösteriyor.
Ben inandığım doğruları yazıyorum. O doğrular paylaşıldıkça da, daha iyi yarınlara dönük umudum artıyor.
O umudu yaratan, adım adım gerçekleşmesine katkıda bulunan ve bulunacak olan herkese derin bir saygı ve şükran duyuyorum.
Ankara, 29 Ekim 1994
Kemalizmle Hesaplaşmak!
Türkiye’deki üçlü ideolojik bölünme giderek netleşiyor.
Bir yanda Atatürk’e saygı ve bazen sevgi duyan, ama Kemalizme karşı olanlar var. Atatürk’ü daha çok bu yurdu düşmanlardan kurtarmış bir kahraman olarak benimsiyorlar. Ama Kemalizmin birçok ilkesine, kısmen ya da tamamen karşılar. Laiklik, devletçilik, devrimcilik ve halkçılık karşısındaki tutumları çok açık. Cumhuriyetçiliğe karşı değiller; ama içerdiği demokrasi anlayışı, onlar için [azla geniş. Ulusçuluğa karşı değiller; ama onların ulusçuluk anlayışı en azından son yıllara kadar Kemalist ulusçuluktan çok farklı: “Irk”ın ve “din”in öne çıktığı, ağırlık taşıdığı bir ulusçuluk. Çok zaman “yayılmacılık” eğilimleri de taşıyor.
ikinci kesimdekiler, hem Atatürk’e hem de Kemalizme karşılar. Halifeliği ve hatla padişahlığı kaldırdığı için, kimisi Atatürk’e kızgın, kimisi de düşman. Laikliği içlerine sindirebilmeleri söz konusu bile değil. Onlar açısından önem taşıyan “ümmet” olduğu için; Kemalist ulusçuluğu…